Eleştirmenler Jabulani’yi Eleştirdi

Anlamametmem ekibi olarak bu sefer de Dünya Kupası’nın resmi topu “Jabulani”nin peşine düştük. “Bu top kalecilerin şikayet ettiği kadar var mı acaba?” sorunsalından hareket ederek, adı geçen topu deneyip eleştirecek birilerini aradık. “Bunu en iyi hiçbir şeyi beğenmeyen film eleştirmenleri eleştirir” diyerek topu sinema yazarlarının hassas el ve ayaklarına teslim ettik. Sinema yazarlarından Uğur Vardan, Şenay Aydemir, Yusuf Güven, Olkan Özyurt, yönetmen Hüseyin Karabey, pazarlama ve iletişim uzmanı Nizam Eren denediler ve bize görüşlerini sundular. Biz de onları filme çektik:

Bihter’i nasıl bilirdiniz?

Pazar günü bir cenazedeydim. Bihter Ziyagil’i kaybettik. Kocası Adnan Ziyagil’in yeğeniyle yaşadığı aşk ortaya çıkınca yüzü kızarmıştı. Bu zamana kadar nasıl oldu da çatlamadıysa bir ar damarı olduğunu hatırlayıp canına kıymıştı Bihter. Biz de ona karşı son görevimizi yapalım dedik. Kardeşi Peyker ve annesi Firdevs Hanım da oradaydı. Hoca Efendi sordu: “Bihter’i nasıl bilirdiniz?” diye.

Aldın Mı Babaya?

Babalar günü kutlu olsun. Babalar günü, anneler günü, sevgililer günü gibi günlere hala bir maneviyat,  hissiyat, kudsiyet, mana (yani bilumum  eski güzel laflardan) yükleyebiliyorsanız ne ala. Biz ise her geçen yıl bu günlerin, reklam, pazarlama ve tüketim dünyasının günleri olduğuna daha çok iman ediyoruz. Reklamların dilinin şimdiki gibi hoyrat,  laubali ve tacizkar olmadığı dönemlerde, “annenizi bir filanca ile mutlu edin”, “babanıza sevginizi anlatmanın en güzel yolu” gibi sloganlar, olayın insani tarafının altını biraz olsun çiziyor, bizi güzel bir şey yaptığımıza biraz olsun inandırıyordu.

Vuvuzela’dan beteri var mıdır?

Anlamametmem’in yayınları ses getirmeye devam ediyor. Pekadam’ın yazısını dikkate alan Dünya Kupası Organizasyon Komitesi Başkanı Dr. Danny Jordan “Vuvuzelanın yasaklanması gündeme gelebilir” demiş. Görüyorsunuz sayın okurlarımız, sınırları aştık! Buradan vuruyoruz, sesi Güney Afrika’dan geliyor. İşte anlamametmem farkı…

Başlarım Vuvuzelanın Izdırabından

Güney Afrika’daki anlamametmem muhabiri arkadaşımız Milton Nashimento bildiriyor: Abi ne konuştuğumu duyabiliyom, ne izlediğimden bi bok anlıyom. Başlarım bu vuvuzelanın ızdırabından…

Yağmurun Sesine Bak

İstanbul’a bir damla yağmur düşmeye görsün. Hayatı noktalamaya yetiyor da artıyor bile. O meşhur eski libaslar ve allı güllü şemsiyelerle salınarak romantik “Üsküdar’a gideriken aldı da bir yağmur” edasıyla değil de koşar adımlarla kaçmak istiyor insan. Üstelik don paça ıslanmış bir halde. Haziran günü ne oluyor da böyle yağıyor ya?

İsrail’i Nasıl Kınamalı?

İsrail’in “vaat edilmiş topraklar” mitine dayanarak kurulduğu 1948 yılından bu yana sürdürdüğü genişleme politikasının son halkası Gazze’ydi. Üstelik 2007 yılında başladığı bu ambargonun o zamanki bahanesi, “sonucu ne olursa olsun saygıyla karşılayacağım” dediği seçimlerde Hamas’ın iktidara gelmiş olmasıydı, hoş Hamas gibi bir örgütün herhangi bir ülkede iktidara gelebilmesi de demokrasinin cilvelerinden birisidir. Neyse, o zamandan bu yana yaklaşık iki milyon kişinin pek çok şeye muhtaç olarak yaşadığını düşünmek bile acı verici iken, İsrail’in kural tanımaksızın, savaş durumunda bile kullanılması yasak olan fosfor ve misket bombaları  ile bu ambargoyu vahşete dönüştürmesi, içinde biraz olsun insanlık kırıntısı kalmış birileri için dayanılacak bir durum değil.

Digi bitti şimdi tekrar tivi!

Digitürk’ün en eski müşterilerinden biriyim. O sıralarda oturduğum yer ücra olduğu ve oralarda kablo neyin olmadığı için mecburen almıştım. Seneler boyu inişli, çıkışlı bir ilişkimiz oldu “digi”yle. Ara sıra kızdım, üyeliğimi dondurdum, ya da en düşük pakete geçtim. Bazen ayrılmak istedim, türlü numaralar ve kampanyalarla beni tekrar bağladılar. Ama bu son numaraları gerçekten sabrımı taşırdı.

Sigarayı Bırakmanın Gizli Faydaları

Efendim bizim gençliğimizde sigara içmek pek modaydı, Erkek adam sigara içerdi. Yakışıklı yıldızların çoğunun sigaralı cool pozları vardı. Eskilerden Clark Gable, James Dean, daha sonraları John Travolta, Mickey Rourke ve reklamlardan “Marlboro Man”,  daha erkek, daha cool olmanın yolunun sigara içmekten geçtiğine gençleri inandırmıştı.